Bu günü, var oluşumuzun nedeni ATATÜRK’ü cılız beyinleri ve yoz zihniyetleriyle silmeye çalışan hain gafillere inat yüreğimde “Cumhuriyet” ateşi ve sevdası, elimde bayrak kutlamalarda olacağım…
Cumhuriyet Resepsiyonlarının, havai fişek gösterilerinin iptal edilmesi doğru olabilir…. Şehitlerimiz için, Van’da deprem mağduru kardeşlerimiz için yüreğimiz hala kan ağlıyor, bunun aksini helal süt emmiş kimse iddia edemez !…
Ancak Cumhuriyet bayramı kutlamaları, bu ülkenin dosta ve düşmana karşı yaptığı en anlamlı gövde gösterisidir… Bu nedenle kutlamaların hele böylesine Milli birlik ve beraberliğin oluşmaya başlaması arzulanan, hatta kaçınılmaz olan bir zaman biriminde terör saldırıları riski bahanesiyle, sanki bu risk 15 temmuz sonrası milyonların meydanlarda sabahlara kadar tuttuğu “Demokrasi nöbeti”nden fazlaymış gibi iptal edilmesini Cumhuriyetin ne manaya geldiğinin kavranamaması veya kavranmak istenmemesine yoruyor, çok üzücü, bir o kadar da düşündürücü buluyor, kınıyorum !…
2. Dünya Savaşı’nda, Marmara Depremi’nde ve hatta Ulu Önder Atatürk’ün aramızdan ayrılmasının öncesinde, hasta yatağında bile iptal edilmeyen Cumhuriyet Bayramı kutlamalarının iptal edilmesi, duyarlı milliyetçi tüm vatandaşlarımızı üzmüş dahası öfkelendirmiştir…
İnsanların kardeşçe, birlik, bütünlük, barış içinde, sevinçlerini ve kıvançlarını paylaşarak çoğaltmaları, acılarını ise paylaşarak azaltmaları aynı anda oluşamaz mı ?…
Şu anda acı içinde kıvranan şehit aileleri “Cumhuriyet Çocukları” değil midir ?… Bu kutlama ve törenlerden kim, neden, nasıl rahatsızlık duyabilir ?…
Bu sorularımın sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakan tarafından açık ve net bir biçimde açıklaması en önemli, milli ve ulvi görevleri olmalıdır ?…
Şehitlerimizle dağlanan göğsüme dayadığım “ATATÜRK POSTERİ”, elimde dalgalandırdığım “TÜRK BAYRAĞI” yanıt bekliyorum !…
NE MUTLU “TÜRKÜM” DİYENE…
BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN !…
EPİRDEN
EPİRDEN 