DELİKANLILIĞIN MER’İ RACONU… Hasan Uğur Epirden

 

Günlerdir yazmamak, o girdaba kapılmamak için kendimi zor tutuyordum ama itiraf ediyorum, yenildim, beynim, yüreğimle bir olup bana

Yazacaksan yaz, yazmayacaksan da kır kalemini, kendini emekliye ayır !…” demez, beni tahrik etmez mi ?…

İşte bu yazımı yaşadığımız endişe verici, kahredici sürecin da tetiklemesiyle o ruh haliyle yazmak için geçtim klavyemin başına…

Bakalım ortaya nasıl bir yazı çıkacak ?…

Artık tekrarlardan ve de sakız gibi uzamasından herkese gına gelmiş olabilir ama her yerde bu haber/ konu tartışılıyor ?…

Anladığım kadarıyla aile şerefini temizlemek için sözde aile şerefine hakaret eden usta gazeteciye Ananı, karını, kızını…” diye bütün kadın aile bireylerini kapsama alanına alarak nazik (!) yakıştırmalarda bulunmuş ?…

Normaldir; günümüz mer’i hukuk düzenimiz “kısasa kısas”a hoşgörüyle bakmakta ?…

Eeee, DELKANLILIK RACONU’nda aile şerefi böyle temizlenip aklanır ?…

Referandum öncesi paylaştığı “Daha güçlü bir Türkiye için ben de varım” videosu ile bir kesimin gönlünde taht kuran, havalarda dolaşan Arda‘nın kestiği ceza ile ilgili hava yolunu tercih etmesi gayet doğal ?…

 

…… tabii ki her yerde ben olacağım, yüz yıllık tarihe baksınlar kaç tane Arda Turan var ?…” diyerek bizleri aydınlatan (!) Arda‘nın bence Wikipedia’da100 Türk Büyüğü” arasında mutlaka yer alması gerekir ?…

Bir süre önce Milliyet gazetesinin En Hayırsever İşadamı Ödülü”ne layık bulduğu muhterem (!), müteahhit Ağa’lar, Ramazan ekranlarında orucu nelerin bozduğu konusunda (!) müslimleri aydınlatan profesyonel (!) din âlimleri, çöpçatan programlarında arabuluculuk yaparak (!) sevaba giren pek ünlü arabulucular, sanki babalarının parası gibi halka iftar veren, araya da partilerinin görüş ve sloganlarını sokma becerisine sahip (!) Belediye Başkanları ve onların nazik davetlerini kırmayıp, lüks arabalarıyla öğle zıkkımlanmalarından sonra bu davetlerde de boy gösteren, “Oruçlu” rolü kesen artist müsvetteleri arsızlar bu çarpık dönemin kahramanları olarak, Arda Turan ile birlikte Türk Büyükleri Ansiklopedisi”ne Daha güçlü bir Türkiye” hayaliyle ve de masalıyla toplumumuzun yarısını uyutanların en güzide ve en masum mahsulleri olarak altın harflerle girmeyi hak emiş durumdalar bence ?…

Cübbeleri polis postalları altında ezilen, Kanlarında duş alacağız” denen akademisyenleri, KHK’larla işinden edilen insanları, hapislerde çürütülmeye and içilen muhalifleri, düşündüğü ve düşündüğünü söylediği, bu çürümeye itiraz ettiği için cezalandırılan, sindirilen, susturulan onurlu basın emekçilerini, bu toplumun haysiyetli insanlarını çıkarttığınızda geriye bu palazlanmış lumpenlik ve kabadayılık kalmıyor mu ?…

İşte bu yüzden Arda Turan yalnız değildir…

Aynı gün düşmanları için, Cezalarını çekip içeriden çıksalar bile bu halk gereken cevabı verecek, yüzlerine tükürecek” diyerek yeni bir öç hukuku(!) ihdas eden yanındadır ?…

Uyuşturucu satıcısını gördüğünüz yerde acımayacaksınız” diyen İçişleri Bakanı da arkasındadır Arda‘nın…

Masumiyet ilkesini, dürüst yargılanma hakkını yok sayan hakimler savcılar, hepsi Arda’yla birliktedir…

Zira milli takımın kaptanı (!) ona yanlış yapan gazeteciye gereken cevabı DELİKANLILIK RACONUyla vermiş, gördüğü yerde, karaya ayak basmadan havada acımamış, devlet büyüklerinin kendisine salık verdiği yöntemi harfiyen uygulamayı bi güzel becermiştir ?…

Bir mafya babasına En Hayırsever İşadamı Ödülü” verebilecek kadar rayından çıkan, köşelerinden her gün nefret saçan yandaş basın/medya, dekolteli kadını otobüsten atan otobüs şoförü, sokak ortasında kadınları delik deşik eden erkekler, gencecik bir kadının işkenceyla saçlarını yolan polisler… Arda gibi hiçbiri yalnız değiller ?…. Aynı organizmanın hücreleri hepsi ve hep birlikte DELİKANLILIK RACONUnun kitabını yazıyorlar nice zamandır…

Su akarken testiyi doldurmayı iyi becerip cüzdanlarını kabartanlar hep el ele gönül gönüle günlerini vatan/millet aşkıyla (!) taçlandırmaktalar ?…

Kendi adaletlerini güçleriyle ve “DELİKANLILIK RACONU(!) ile kendilerinin sağladığı, hak edenlere cezalarını kendi elleriyle ve de yöntemleriyle (!) verenlerin cirit attığı bir toplumda koyun postuna bürünmüşler de “kıllı” edebiyatlarıyla göze girmek için birbirleriyle yarışmaktalar ?…

Tüm bunları “DELİKANLILIK RACONUyla harmanlayanların, insan olmaya dair değerlerin üzerinde koro halinde tepinmesi bu dönemin ne yazık ve düşündürücüdür ki, kültürleri oldu ?…

Milli takım kaptanlık mertebesine erişmiş/eriştirilmiş Arda Turan, işte bu kültürün seçkin bir sembolü bence ?…

Arda Turan “…… tabii ki her yerde ben olacağım, yüz yıllık tarihe baksınlar kaç tane Arda Turan var ?…” derken kısmen haklı olabilir ?…

Aman dikkat ?…

1 Comments

  1. Geçtiğimiz günlerde milli ve dünya çapında bir sporcumuz , kendilerini taşıyacak olan uçakta bir gazeteci ağabeyimize sözlü ve fiili saldırıda bulundu . Sporcumuzun bu hareketi kamuoyunda geniş yakı uyandırdı . Kimilerimiz eleştirdi ,kimilerimizde haklı buldu .Bir eleştiri ve içeriği ,yapan kişi açısından son derece traji – komikti .Ülkemizde sporu başta voleybolumuzu kimlerin yöneteceğine karar veren ,ayar çeken ekibin bir parçası olan, aynı zamanda ülkemizin bir futbol kulübünün başkanı , ve maalesef yine aynı zamanda federasyon başkanımızın kankası ,bir spor birliğinin üst düzey yöneticisi küfürbaz damadın kullandığı cümlelerdi .
    “ Arda ‘yı ne kadar sevdiğimi herkes gayet iyi bilir .Ancak bir gazeteci büyüğümüze ettiği küfürler ve fiili saldırı son derece yanlıştır. Arda en kısa zamanda bir öz eleştiri yapmalı ve herkesten özür dilemelidir.”
    2011 yılında gerçekleşen ve hala bugün bile eleştirdiğimiz ,ele geçiriliş ve sunum şeklini içimize sindiremediğimiz şike kumpasında tapelere takılan küfürbaz damadın ,o günün spor yöneticilerine kulüp başkanlarına ana avrat küfürlerinin yayınlanmasından sonra kamuoyundan özür dilediğini duyan var mı ? Ben duymadım . Hayır illa birileri bu sporcumuzu eleştirecekse , milyonlarca insan tarafından televizyonlarda ana haber programlarında küfürbaz olduğu tescil edilen birisi yapmasın Allah Aşkına .
    Yıllardır yazıyoruz , şike sürecini iyi yönetemeyen , altında ezilip , istifa eden futbol federasyonu yönetiminde yer alan ve hala bugün sporda üst düzey yönetici durumunda bulunan spor teşkilatının başındaki beyefendi , bu günün TVF başkanı , Futbol direktörü de dahil bu beyefendiler spordan ellerini çekmedikleri sürece sporumuz asla ve asla feraha kavuşmayacaktır.

    Beğen

Yorum bırakın